'Yeni Dünyada Çağı Okuyan gençler Arifan Külliyesinde bir araya geldi'
Türkiye´nin farklı kesimlerden iştirak eden, üniversitelerden ve farklı kültürleri içinde barındıran Sivil Toplum Kuruluşlarından katılan
Türkiye´nin farklı kesimlerden iştirak eden, üniversitelerden ve farklı kültürleri içinde barındıran Sivil Toplum Kuruluşlarından katılan gençler "Yeni Dünyada Çağı Okumak; Sorular, Sorunlar ve Çözümler" çalıştayı başlığı etrafında Arifan Külliyesi´nde bir araya geldi.
Yaklaşık 100´e yakın gencin katıldığı çalıştayda her bir genç, kendi perspektifinden gençliğin güncel problemlerine dair çözüm önerilerini sundular. Arifan Külliyesi Baş Müderrisi Ömer Faruk Müderrisoğlu´nun Jüri Başkanlığını yaptığı çalıştay iki gün ve dört oturum şeklinde gerçekleşti. Oturumların tamamlanmasının ardından düzenlenen basın açıklaması ile çalıştay sonuç bildirisi kamuoyuyla paylaşıldı.
"Medya ve sosyal medyaya caydırıcı düzenleme"
Arifan Külliyesi Son Sınıf Talebesi Arif Emre Güngör´nun okuduğu sonuç bildirisinde şu başlıklara yer verildi; "Örgün veya yaygın eğitim kurumlarında din öğrenime devam edenlerin sosyal bilimler alanlarından daha fazla istifade imkanları geliştirilmeli. İlkeli ve dürüst haber alma ve haber verme hakkını ihlal edenlere yönelik caydırıcı hukuki düzenlemeler yapılmalı. Bu çerçevede medya ve sosyal medya düzenlemesi caydırıcı düzenlemeye haiz olmalı. Medya araçları vasıtası ile yayılan müstehcenliğe ve ahlak dışı yayınlara karşı hususen kanuni düzenlemeler yapılmalı." Dendi.
"Gençliğe yönelik bilinçlendirici içerikler üretilmeli"
Bildiride gençliği bilinçlendirecek içerik üretilmesinin önemine değinilerek, "Gençliğin karşılaştığı yalnızlığın ortaya çıkardığı olumsuzluklara karşı tüm kurumlar kendilerine yönelik öz eleştiri ile çözüm üretici uygulamalar ortaya koymalı. Ülkenin ve dünyanın geleceğinden habersiz maddi güç ve imkanları vazgeçilmez gösteren yanlış bakış açılarına karşı gençliğe yönelik bilinçlendirici içerikler üretilmelidir. Aileler ve öncü şahsiyetler dünyevi hedefleri gençliğin gayesi yapmamalı. Yarına yönelik bir anlam ifade etmeyen suni gündemler ile gençlerin vakitleri çalınmamalıdır. Asırlardır insanlığın ihtiyacı olan insanlık, şahsiyet ve iyilik adına her tür sorumluluğu yerine getiren aziz bir milletin evlatları olarak yeni dünyayı aynı ruh ve ahlak ile kuşatmalıyız." Dendi.
"İsraf değil iktisat özendirilmeli"
Bildiride artan israfa dikkat çekilerek, "Eğitim müfredatlarımız gençliğe özgüven kazandıran ve insanlığın gereksinim duyduğu içerikleri sunabilmemize imkân tanıyan düzenlemeler ile tekrar şekillenmeli. Haz odaklı yaşam özendirilmemelidir. Tüketimi ve israfı değil; iktisatlı hayatı özendiren çalışmalar geliştirilmeli" dendi.
"Evlilik maliyetleri kolaylaştırılmalı"
Çalıştayda günümüz gençlerin en büyük dertlerinden biri olan yüksek evlilik maliyetleri de unutulmadı. Bildiride bu husus ve diğer başlıklarda şu ifadeler yer aldı. "Evlilik maliyetlerini kolaylaştırması için anne-babaların bilinçlendirilmesine yönelik resmi ve özel çalışmalara ağırlık verilmeli. Cinsiyet kimliğine zarar veren yayınlara ve oluşumlara karşı önleyici yasal düzenlemeler yapılmalı. Tarihî bağlarımızı güçlendiren müfredatlar geliştirilmeli. Ülkemiz ve dünyamız meselelerine ilgisizlik probleminin çözümü adına; kültürel ve fikri olgunluğun yanında milli ve manevi aidiyet bilincinin kuvvetlendirilmesi gerekir. Bilim ve teknoloji alanında yapılan çalışmalar manevi unsurlar ile desteklenmeli. Gençliğin dine olan sevgi ve güvenini artırmak adına dini tartışmaların ekranlardan uzak tutulması ve kendi disiplini içinde mahrem kalması gerekir. Üniversitelerde manevi yaşantıyı ve manevi heyecanı artıracak birimlerin inşasına ve periyodik düzenli kapsayıcı çalışmalara ağırlık verilmeli ve desteklenmeli. Gençlik coğrafyasını ve zamanı doğru okuyacak öz eleştiriyi ve kendine yönelik sorgulamayı başarmalıdır. Her alanda kurucu kaynaklarımızın günümüzün ihtiyaçlarını kapsadığını gösteren ve taşıyan çağın dili ile şerhler ve telifler yapılmalıdır."
"Anne babalar çocukları ile sohbet yapmalı"
Ebeveyn çocuk arasındaki iletişimin önemine de değinilerek "Anne-babalar çocuklarına tecrübelerini ve manevi birikimlerini aktarıcı sohbetler yapmalı. Şahsiyetsiz ve hikmetsiz rol modellerden uzak, hikmet ve şahsiyet sahibi öncülerin izleri takip edilmeli. Manevi hizmetler binaların dört duvarının arasını sıkıştırılmamalı; sokakla ve insanın olduğu her yer ile hayata dokunmalıdır. Teklif ve talep üreten bir gençlik olmaktan çıkıp yarın adına sorumluluklarının farkına varan ve ülkesinin geleceği adına yorulmayı ve risk alabilmeyi göze alan sorumluluk abideleri olunmalıdır. Dilimiz ifrat ve tefrit içerikli söylemden uzak, kuşatıcı, yapıcı ve hakikate kazandırıcı mahiyete evrilmeli. Şükürsüzlüğün, kanaatsizliğin ve nankörlüğün neslimizi istilasına karşı korunak oluşturulmalı. Bu ise tefekkür ve ahlak temelli çalışmalar ile mümkündür. Neslin dini ve manevi hayatı bozucu akidelere karşı ilgili kurumlar üzerine düşen sorumluluğu medya kavgalarına fırsat bırakmadan yerine getirmelidir. Farklılıklar ile huzur içinde yaşama ahlakı veren ehl-i sünnet hafızamızı korumazsak yarın hiçbir farklığa tahammülü olmayan selefi üslubun neslimizi istilası ihtimali düşünülmeli ve buna karşı tedbirler alınmalı. Gençleri her alandan ve farklı kesimlerden bir araya getirip dinleyecek bu tür çalışmalar artırılmalı. Gençlerin bu tür çalıştaylar ile sorumluluk alıp çözümleri sunmasına imkân tanınmalıdır" ifadelerine yer verildi.