STK'lardan Teröre Ortak Tepki
Malatya'da faaliyet göste
STK’lar adına yapılan ortak açıklamada, silah ve kanla bir yere varmanın mümkün olmadığı vurgulandı. Sivil toplum kuruluşları adına ortak açıklamayı okuyan Prof. Dr. Ahmet Baysar, şunları söyledi: “Ülkemiz son yıllarda büyük bir dirilişi, yeniden şahlanışı, küllerinden yeniden doğuşu yaşamaktadır. Ekonomide tarihi nitelikte düzelmeler elde edilmekte ve yatırımlar ülkenin dört bir yanında hızla yükselmektedir. Yıllardır inkar edilen, ihmal edilen, ertelen haklar tek tek teslim edilmekte, her kesim için özgürlükler genişletilmekte, millet, hem birbiriyle, hem de devletiyle kucaklaşmakta ve helalleşmektedir. Türkiye mazlumların sesi olurken, Müslümanlar başta olmak üzere yeryüzündeki tüm mağdurların haklarını cesaretle savunarak coğrafyasında yıldızını daha güçlü parlatmakta, küresel bir umut ışığı haline gelmektedir. Her şeyden önemlisi, binlerce canımızı, gencecik fidanlarımızı bizden koparan terör belasına karşı kararlı bir duruş sergilemekte; Türk ve Kürt’ün ezeli kardeşliğinin tamiri adına cesur adımlar atılmaktadır. 7 Haziran seçimlerinin hemen ertesinde, tam da istikrara yönelik kaygılar artmışken, bu kez eli kanlı terör örgütü devreye girdi. Kürtlerin yüzlerce yıllık sorunlarının kararlılıkla çözüldüğü, Türk ve Kürt kardeşliğinin tarihi onarım sürecine girdiği bir anda, terör örgütü, adeta Türkiye düşmanlarından talimat almışcasına, alçakça ve kahpece, polisimize, askerimize, sivil vatandaşlarımıza saldırmaya, kan akıtmaya başladı. Ne acıdır ki, bölücü terör örgütü her gün kan akıtırken, bazı siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve bazı medya kuruluşları, teröre karşı tek yürek olmak, teröre karşı onurlu bir duruş sergilemek yerine, aleni ya da gizli şekilde teröre ve terör örgütlerine destek vermeye başladılar. Bizler, bu toprakların ve bu milletin sevdalısı Sivil Toplum Kuruluşları olarak, oynanan oyunu çok net görüyor, bu kirli senaryoyu çok yakından takip ediyoruz. Teröre karşı insani ve vicdani dik duruş sergilemesi gerekenlerin, hedef saptırarak, terörü ve teröristi nasıl koruduğunu, kolladığını, gerçek sorumluları nasıl perdelediğini ibretle izliyoruz. Değerlerimizi, inancımızı, birliğimizi ve kardeşliğimizi hedef alan bölücü terör örgütüne karşı dik durmayı, kimden gelirse gelsin, hangi maskenin ardına saklanmış olursa olsun, her türlü terörü lanetlemeyi, terör karşısında bir ve beraber olmayı sürdüreceğiz. Terörün, ezeli kardeşliğimizi zedelemesine izin vermeyeceğiz. Irkçılık bir hastalıktır; bu hastalığın kardeşlerimiz arasında yayılmasına seyirci kalmayacağız. Sorumsuz bazı siyasetçilerin ve dışarıdan güdümlü bazı medya kuruluşlarının, halkımızı sokağa dökme, milletimizi birbiriyle çatıştırma, kardeş kavgası çıkarma çabalarını da yakından takip ediyoruz. Şunu özellikle vurgulamak isteriz ki; terör saldırıları ve ardından gelen algı operasyonları neticesinde, komşusuna, sokağındaki kardeşine el uzatan, kardeşine kin besleyen, öfkesini kardeşine yönelten herkes, şer odaklarının ve onun taşeronu terör örgütünün tuzağına düşmüş, tam da terör örgütünün hedefine hizmet etmiştir. Zira Müslümanlar birbirleriyle savaştıkça ağıtlar Türkçe, Kürtçe ve Arapça, zafer çığlıkları ise İngilizce ve İbranice olmaya devam edecektir. Ülkemizin birçok bölgesinde teröre karşı protestolar düzenlenmektedir ancak, bu protestoların, şiddete başvurmadan, şiddeti övmeden, özellikle de tahriklere aldanmadan, vakar içinde gerçekleştirilmesi elzemdir. Vatanımız, toprağımız, değerlerimiz, inançlarımız, kardeşliğimiz asla sahipsiz değildir. Milletimiz nice kirli oyunları bozmuştur. Allah’ın izniyle, milletimizin iradesi, feraseti ve duası, doğrudan doğruya ülkemizi, birliğimizi, kardeşliğimizi hedef alan bu kirli oyunu yine bozacaktır.”