'Yarım asırdır arıcılık yapan çift, 5 çocuk büyütüp evlendirdi'
Sivasta gezgin arıcılık yapan Ordulu Tomakin çifti, yaklaşık 200 kovan arıda bal üretimi yapıyor. Yaklaşık 50 yıldır arıcılıkla uğraşan Tomakin çifti, a
Sivasta gezgin arıcılık yapan Ordulu Tomakin çifti, yaklaşık 200 kovan arıda bal üretimi yapıyor. Yaklaşık 50 yıldır arıcılıkla uğraşan Tomakin çifti, arıcılıktan elde ettikleri gelirle 5 çocuklarını büyütüp, okutup evlendirdi.
Orduda doğup büyüyen Halit Tomakin, dedesinden gördüğü arıcılık mesleğine çocuk yaşlarda merak saldı. 1974 yılında 10 yaşındayken arıcılığa başlayan Halit Tomakin, 20li yaşlarda Emine Tomakin ile evlenerek hayatlarını birleştirdi. Zaman içerisinde birçok şehre giderek bal üreten evli çiftin son durağı Sivas oldu. Çiçek florası anlamında zengin olan Sivasa yaklaşık 8 yıldır gelen Tomakin çifti, 200 kovan arı ile bal üretimini sürdürüyor. 50 yıldır arıcılık yaparak 5 çocuğunu büyüterek okuttuğunu söyleyen Halit Tomakin, Çocuklarımızın kursağında arının ekmeği var. Arı olmasaydı ne okutabilirdik, ne de bir iş sahibi olabilirlerdi dedi.
Arıcılık bizde gelenekten geliyor
Gezgin arıcılık yapmakta zorlandığını ifade eden Halit Tomakin, Göç zorluyor, yaşlandıkça daha da zorlanıyoruz ama her şeye göğüs gerip yapıyoruz. Serüven; dededen babaya, babadan bize halinde. Arıcılık bizde gelenekten geliyor. İlk 1974 yılında yaylaya çıktım. Ondan bu yana arıların peşindeyiz. Yaşlandıkça zorlanıyoruz ama peşimizden gelecek yok. Kimse rağbet göstermiyor biz de zorlanıyoruz ama yapmaya çalışıyoruz. Bu ihtiyaçtan ziyade tutku. Çoluk çocuk herkes gitti ama biz oturup bir köşede ölümü bekleyemiyoruz. O yüzden böyle çalışıyoruz. Orduda çok arazimiz yok, doğa şartları bizi arıya zorluyor. Ben bir yıl sattım, duramadım Amasyada tekrar arı yaptım. Çocuklarımızın kursağında arının ekmeği var. Arı olmasaydı ne okutabilirdik, ne de bir iş sahibi olabilirlerdi. Biz buraya bez çadırlarda geldik. Geceleyin çadırda rüzgr sesinden uyuyamazdık. Çok şükür şu an konforumuz yerinde. 5 ile 7 arasında uyanıyoruz, gün boyu arılarla uğraşıyoruz dedi.
Arı ile uğraşmaktan keyif aldığını söyleyen Emine Tomakin, Arı ile uğraşmak çok iyiydi ama yaşlılık ve hastalık bıraktırıyor. Arı olmazsa olmaz, biz arı ile meydana geldik. Çok şükür Allaha çocuklarımızı arı ile büyüttük. Çocuklar okudu, büyüdü, yürüdü gittiler biz de arılara sarıldık ifadelerine yer verdi.
Orduda doğup büyüyen Halit Tomakin, dedesinden gördüğü arıcılık mesleğine çocuk yaşlarda merak saldı. 1974 yılında 10 yaşındayken arıcılığa başlayan Halit Tomakin, 20li yaşlarda Emine Tomakin ile evlenerek hayatlarını birleştirdi. Zaman içerisinde birçok şehre giderek bal üreten evli çiftin son durağı Sivas oldu. Çiçek florası anlamında zengin olan Sivasa yaklaşık 8 yıldır gelen Tomakin çifti, 200 kovan arı ile bal üretimini sürdürüyor. 50 yıldır arıcılık yaparak 5 çocuğunu büyüterek okuttuğunu söyleyen Halit Tomakin, Çocuklarımızın kursağında arının ekmeği var. Arı olmasaydı ne okutabilirdik, ne de bir iş sahibi olabilirlerdi dedi.
Arıcılık bizde gelenekten geliyor
Gezgin arıcılık yapmakta zorlandığını ifade eden Halit Tomakin, Göç zorluyor, yaşlandıkça daha da zorlanıyoruz ama her şeye göğüs gerip yapıyoruz. Serüven; dededen babaya, babadan bize halinde. Arıcılık bizde gelenekten geliyor. İlk 1974 yılında yaylaya çıktım. Ondan bu yana arıların peşindeyiz. Yaşlandıkça zorlanıyoruz ama peşimizden gelecek yok. Kimse rağbet göstermiyor biz de zorlanıyoruz ama yapmaya çalışıyoruz. Bu ihtiyaçtan ziyade tutku. Çoluk çocuk herkes gitti ama biz oturup bir köşede ölümü bekleyemiyoruz. O yüzden böyle çalışıyoruz. Orduda çok arazimiz yok, doğa şartları bizi arıya zorluyor. Ben bir yıl sattım, duramadım Amasyada tekrar arı yaptım. Çocuklarımızın kursağında arının ekmeği var. Arı olmasaydı ne okutabilirdik, ne de bir iş sahibi olabilirlerdi. Biz buraya bez çadırlarda geldik. Geceleyin çadırda rüzgr sesinden uyuyamazdık. Çok şükür şu an konforumuz yerinde. 5 ile 7 arasında uyanıyoruz, gün boyu arılarla uğraşıyoruz dedi.
Arı ile uğraşmaktan keyif aldığını söyleyen Emine Tomakin, Arı ile uğraşmak çok iyiydi ama yaşlılık ve hastalık bıraktırıyor. Arı olmazsa olmaz, biz arı ile meydana geldik. Çok şükür Allaha çocuklarımızı arı ile büyüttük. Çocuklar okudu, büyüdü, yürüdü gittiler biz de arılara sarıldık ifadelerine yer verdi.