'Erdoğan: ''Her 8 öğrenciden biri imam hatipli'''
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, 19. İmam Hatipliler Kurultayında yaptığı konuşmada, lise düzeyindeki her
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, 19. İmam Hatipliler Kurultayında yaptığı konuşmada, lise düzeyindeki her 8 öğrenciden birinin imam hatipli olduğunu söyledi.
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Kültür Merkezinde düzenlenen 19. İmam Hatipliler Kurultayına katıldı. Geniş katılım sağlanan kurultaya il protokolü, milletvekilleri ve imam hatipliler katıldı.
'Okul aile birliklerinde görev alın'
Erdoğan, imam hatiplilere hitaben yaptığı konuşmasında okul aile birliklerinde görev alınması çağrısında bulunarak, 'Okul aile birliklerinde bizim var olmamız lazım. Bir arkadaşımız bir sivil toplum kuruluşunda görev alıyorsa aynı zamanda çocuğunun okulunda, okul aile birliğinde neden görev almasın? Okul aile birlikleri sivil toplumun eğitime en etkili temas noktasıdır. Maalesef bugün geldiğimiz noktada okul aile birliklerindeki kötü örnekler o kadar yaygınlaştı ki servis konuları, kantin ve diğer para pul işleri gibi okul aile birliklerindeki bazı olumsuzluklar okul aile birliklerinin kaderini menfi etkileyecek. Bizlerinde muhakkak okul aile birliklerinde görev almamız lazım. Hem kendi çocuğumuzun eğitimine doğrudan katkı sağlamış oluyoruz, okul aile birlikleri sadece para pul demek değil, okul aile birlikleri demek o okulun idarecisinin, öğretmenin yanında yer almak, oraya belli bir zaman ayırmak ve emek vermektir. Türkiye´de imam hatipliler olarak imam hatiplilerin bahtıyla ilgili olumlu gelişmeleri yaşadıysak gidip bunun karşılığını çocuklarımızın okullarında destekleyici olarak görev alarak ödemeye çalışalım. İşte size ahde vefa' dedi.
'İmam hatip trendi yükseliyor'
Erdoğan, imam hatiplerin trendinin yükseldiğini ifade edip çocukların imam hatiplere teşvik edilmesini istedi isteyerek, 'Cumhurbaşkanı imam hatipli. Dört çocuğunu imam hatibe göndermiş. Ben şimdi oğlumu imam hatibe gönderdim. Buna dahi sahip çıkmamız bir ahde vefadır. Dört puan türü var biliyorsunuz. Sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil. Dört puan türünün tamamında ilk bine giren öğrenci sayısı demek ki 4 bin. Bunların içerisinde imam hatipli sayısı neredeyse 500´e yaklaştı. Başarıysa işte başarı. Bu okullarımız bu kadar yukarıya doğru trend halindeyken bizim de bu trendin gerisinde kalmamamız lazım. Şu anda illerimizdeki en iyi okullarımız en iyi imam hatip liselerinden bir tanesi çünkü bu okullarımıza sahip çıkan böyle bir camia var. Bu okullarımız devlet bunları daha güzel yaptığı için daha güzel değil, buna sahip çıkan hayırseverler, dernekler ve vakıflar olduğu içidir. Aslında çocukların tercih etmesi de çocuklarımızı ikna etmekte o kadar zor değil. Ahde vefa ise çevremizdeki arkadaşlarımızın ve kendi çocuklarımızın imam hatibe gitmesi konusunda da ayağımızın sekmemesi lazım' dedi.
'Gündemimizi biz belirlemiyoruz'
Erdoğan, imam hatiplerle ilgili gündemleri imam hatiplilerin belirlemediğine dikkat çekip, 'Gündemlerimizi kendimiz belirlemiyoruz. Birisi bir şey diyecek ondan sonra biz imam hatiplerimize sahip çıkacağız. Böyle olmaz. Biz imam hatiplere devamlı sahip çıkıyor olsak birisi bir şey dediği zaman bizim bir şey yapmamıza gerek kalmaması lazım. Çocuklarımızın anında tepki gösteriyor olması lazım. Şuanda öyle bir asimetrik kamuoyu ile karşı karşıyayız ki imam hatipte ki çocuk sosyal medyadan imam hatibi savunacak paylaşım yapmaktan çekiniyor. 1 milyon 400 bin - 500 bin çocuğun böyle bir psikoza sokulmasına nasıl tahammül edebiliriz. Çocuk yarımızın moral ve motivasyonunu yüksek tutmamız lazım' şeklinde konuştu.
8 öğrenciden biri imam hatipli
Erdoğan, lise düzeyindeki her 8 öğrenciden birinin imam hatipli olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti: '8 öğrenciden birinin imam hatibe gittiğini unutmayalım. 8 öğrenciden birinin imam hatibe gitmesi aslında bize Türkiye´nin normalleşme tablosunu sunuyor. Lise düzeyinde bu kadar okul türünün olduğu yerde öğrencilerin 8´de birinin imam hatibe gitmesi demek aslında arz ve talebin birbirini yakalaması demek. Orta okulda da bu seviyenin yakalanması gerektiğine inanan kardeşlerinizdenim. Böyle bir normalleşme tablosunda bizim bunları daha iyi anlatmamız lazım ki, Türkiye´de aylak aylak, bilmeden boş konuşanlar var. Çıkıyorlar `her köşe başına imam hatip açtınız, sizin vizyonunuz bu´ gibi abuksubuk laflar. Ne imam hatiplerde ne olduğunu biliyor nede ne kadar öğrencinin imam hatiplere gittiğini biliyor.'
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Kültür Merkezinde düzenlenen 19. İmam Hatipliler Kurultayına katıldı. Geniş katılım sağlanan kurultaya il protokolü, milletvekilleri ve imam hatipliler katıldı.
'Okul aile birliklerinde görev alın'
Erdoğan, imam hatiplilere hitaben yaptığı konuşmasında okul aile birliklerinde görev alınması çağrısında bulunarak, 'Okul aile birliklerinde bizim var olmamız lazım. Bir arkadaşımız bir sivil toplum kuruluşunda görev alıyorsa aynı zamanda çocuğunun okulunda, okul aile birliğinde neden görev almasın? Okul aile birlikleri sivil toplumun eğitime en etkili temas noktasıdır. Maalesef bugün geldiğimiz noktada okul aile birliklerindeki kötü örnekler o kadar yaygınlaştı ki servis konuları, kantin ve diğer para pul işleri gibi okul aile birliklerindeki bazı olumsuzluklar okul aile birliklerinin kaderini menfi etkileyecek. Bizlerinde muhakkak okul aile birliklerinde görev almamız lazım. Hem kendi çocuğumuzun eğitimine doğrudan katkı sağlamış oluyoruz, okul aile birlikleri sadece para pul demek değil, okul aile birlikleri demek o okulun idarecisinin, öğretmenin yanında yer almak, oraya belli bir zaman ayırmak ve emek vermektir. Türkiye´de imam hatipliler olarak imam hatiplilerin bahtıyla ilgili olumlu gelişmeleri yaşadıysak gidip bunun karşılığını çocuklarımızın okullarında destekleyici olarak görev alarak ödemeye çalışalım. İşte size ahde vefa' dedi.
'İmam hatip trendi yükseliyor'
Erdoğan, imam hatiplerin trendinin yükseldiğini ifade edip çocukların imam hatiplere teşvik edilmesini istedi isteyerek, 'Cumhurbaşkanı imam hatipli. Dört çocuğunu imam hatibe göndermiş. Ben şimdi oğlumu imam hatibe gönderdim. Buna dahi sahip çıkmamız bir ahde vefadır. Dört puan türü var biliyorsunuz. Sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil. Dört puan türünün tamamında ilk bine giren öğrenci sayısı demek ki 4 bin. Bunların içerisinde imam hatipli sayısı neredeyse 500´e yaklaştı. Başarıysa işte başarı. Bu okullarımız bu kadar yukarıya doğru trend halindeyken bizim de bu trendin gerisinde kalmamamız lazım. Şu anda illerimizdeki en iyi okullarımız en iyi imam hatip liselerinden bir tanesi çünkü bu okullarımıza sahip çıkan böyle bir camia var. Bu okullarımız devlet bunları daha güzel yaptığı için daha güzel değil, buna sahip çıkan hayırseverler, dernekler ve vakıflar olduğu içidir. Aslında çocukların tercih etmesi de çocuklarımızı ikna etmekte o kadar zor değil. Ahde vefa ise çevremizdeki arkadaşlarımızın ve kendi çocuklarımızın imam hatibe gitmesi konusunda da ayağımızın sekmemesi lazım' dedi.
'Gündemimizi biz belirlemiyoruz'
Erdoğan, imam hatiplerle ilgili gündemleri imam hatiplilerin belirlemediğine dikkat çekip, 'Gündemlerimizi kendimiz belirlemiyoruz. Birisi bir şey diyecek ondan sonra biz imam hatiplerimize sahip çıkacağız. Böyle olmaz. Biz imam hatiplere devamlı sahip çıkıyor olsak birisi bir şey dediği zaman bizim bir şey yapmamıza gerek kalmaması lazım. Çocuklarımızın anında tepki gösteriyor olması lazım. Şuanda öyle bir asimetrik kamuoyu ile karşı karşıyayız ki imam hatipte ki çocuk sosyal medyadan imam hatibi savunacak paylaşım yapmaktan çekiniyor. 1 milyon 400 bin - 500 bin çocuğun böyle bir psikoza sokulmasına nasıl tahammül edebiliriz. Çocuk yarımızın moral ve motivasyonunu yüksek tutmamız lazım' şeklinde konuştu.
8 öğrenciden biri imam hatipli
Erdoğan, lise düzeyindeki her 8 öğrenciden birinin imam hatipli olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti: '8 öğrenciden birinin imam hatibe gittiğini unutmayalım. 8 öğrenciden birinin imam hatibe gitmesi aslında bize Türkiye´nin normalleşme tablosunu sunuyor. Lise düzeyinde bu kadar okul türünün olduğu yerde öğrencilerin 8´de birinin imam hatibe gitmesi demek aslında arz ve talebin birbirini yakalaması demek. Orta okulda da bu seviyenin yakalanması gerektiğine inanan kardeşlerinizdenim. Böyle bir normalleşme tablosunda bizim bunları daha iyi anlatmamız lazım ki, Türkiye´de aylak aylak, bilmeden boş konuşanlar var. Çıkıyorlar `her köşe başına imam hatip açtınız, sizin vizyonunuz bu´ gibi abuksubuk laflar. Ne imam hatiplerde ne olduğunu biliyor nede ne kadar öğrencinin imam hatiplere gittiğini biliyor.'