AĞBABA: İHBARI YAPANI BEN BİLİYORUM

Cumhuriyet Halk Partisi (

MAKİAD'a emniyet ekipleri tarafından yapılan baskın sonrası derneği ziyaret eden Ağbaba, MAKİAD Başkanı Suat Sarın ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya geldi.

Dernek binasının içerisine giren Ağbaba, çıkışta gazetecilere açıklamada bulundu. İhbarı yapanı gayet iyi bildiklerini dile getiren Ağbaba, "Nasıl ki 12 Eylül'de Devlet Güvenlik Mahkemeleri varsa, geçtiğimiz dönemde Özel Yetkili Mahkemeler yoluyla muhalifler terbiye edilmeye çalışılıyorsa, bugün de Sulh Mahkemeleri yoluyla bir hukuksuzluk yaşanıyor. Maalesef Malatya'da herkesin bildiği, herkesin geldiği, şu andaki iktidar partisinin milletvekillerinin de çok sık ziyaret ettiği, bizimde gelip gittiğimiz bir dernek, bir ihbar üzerine basılabiliyor. İhbar üzerine derneğin bilgisayarlarına el konuluyor. İhbar yapan kim? Aslında ihbar yapanı ben biliyorum. İhbar yapanı gayet net hepimiz biliyoruz" dedi.

"SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ TEPKİ GÖSTERMESİ GEREKİYOR"

Ağbaba, sivil toplum kuruluşlarına bir çağrıda bulunarak, şunları söyledi: "Türkiye bu dönemleri de atlatacak ama nasıl ki tarih 12 Eylül'de Kenan Evren'i yazıyorsa, bugün de bu hukuksuzluğa imza atanları tarih yazacak. Ben buradan Malatyalılara, iş adamları örgütlerine, Ticaret Odasına çağrı yapmak istiyorum, burada tabi ki insanların suçu varsa yargılanmalıdır. Hukuk önünde herkes eşittir. Ama bir suç yoksa, sadece bir muhalif saydığın bir derneği susturmaya yönelikse, burada Malatya'daki bütün sivil toplum kuruluşlarının da buna tepki göstermesi gerekiyor."

"BU HUKUKİ BİR UYGULAMA DEĞİL"

Yapılan işlemin hukuki değil, siyasi olduğunu ifade eden Ağbaba, "Ben MAKİAD ile aynı düşüncede değilim. Aynı siyasi düşünceleri paylaşmıyorum. Ben MAKİAD'la hayata aynı pencereden bakmıyorum. Ama her zaman olduğu gibi biz hukuku savunuyoruz, hukuku savunmaya da devam edeceğiz. Karşımızda bazen Kenan Evren, bazen de Recep Tayyip Erdoğan olur. Ama her zaman hukuku savunacağız. Gelecekte çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras budur. Nasıl ki geçmişte KCK, Balyoz, Ergenekon, Oda TV, Askeri Casusluk davalarında hukuku savunuyorsak, bugünde burada hukuku savunuyoruz. Bu kabul edilebilecek bir uygulama değildir. Türkiye'nin her yanında iş adamı örgütleri, şeffaf olan örgütler, belki Başbakan'ın açılışını yaptığı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın sık sık konuşma yaptığı bir derneğin basılması maalesef Türkiye'deki hukukun katledilmesidir. Sulh Hukuk Mahkemeleri yoluyla belki darbe dönemlerinde görmediğimiz mahkemeleri görüyoruz. Bunların devamı gelecek, onu bekliyor ve görüyoruz. Umarım 7 Haziran'dan sonra bunlar yok edilir. Bu hukuksal bir uygulama değil, siyasi bir uygulamadır. Bu siyasi uygulamayı da reddediyoruz, kınıyoruz" dedi. 

Bakmadan Geçme